Birlik Hâlinin Önemi

İnsan, hayat içerisinde sürekli eylem içerisindedir. Evde, işte, okulda, dışarıda ve birçok yerde sürekli bir şeylerle meşgul olmakta ve hayatın içerisinde bir şeyler üretme gayretindedir.

Üretimin içerisinde olan her insan bir işin bir alanında uzmanlık kazanmakta ve uzmanlık kazandığı işe yönelik üretim yapmaktadır. Örnek vermek gerekirse insan bir bilgisayarı, telefonu veya bir arabayı tek başına üretememektedir. Her insan bir ürünün sadece bir parçasını üretebilmektedir. O parçaya yönelik uzmanlık kazanmıştır. Bir araba üretilirken bir insan tek başına tüm arabayı üretemez. Birisi direksiyonunu, birisi lastiğini, birisi motorunu, başka birisi aynalarını ve diğer başkası da diğer parçalarını üretir. Sonuç olarak tüm parçalar bir araya gelir ve birleştirilerek bir araba üretilmiş olur. Burada arabanın kaliteli ve düzgün üretilmesinde her insanın yaptığı işçiliğin, üretimin kusursuz olması çok önemlidir. Arabanın bir parçası hatalı iken diğer parçaları kusursuz olsa bile üretilen araba düzgün üretilmemiş olur. Bu durumda arabanın istenildiği gibi çalışması da mümkün olmaz. Burada üretilen tüm parçaların kusursuz olması, yapılan işin de kusursuz olmasını sağlayacaktır. Bütünün düzgün olması için parçaların hepsinin düzgün olması gerekir.

Her bir parçanın kusursuz olması için bu parçayı üreten insanların işini layıkıyla yapması, işinde deneyimli olması çok önemlidir. Bir insan her şeyi bilmek zorunda değildir, sadece yaptığı iş veya eylemde iyi olması yeterlidir. Her insan yaptığına odaklanır ve yaptığı işte uzmanlaşır ise yaptığı ürün kusursuz olacaktır. Yani herkes sorumlu olduğu işe odaklanmalı ve onu kusursuz hâle getirmeye çalışmalıdır. Tüm insanların bu idrakte olması bütünün kusursuz olmasını sağlayacaktır.

Tüm insanları bir bütün ve her insanı bütünün bir parçası olarak görmek gerekir. İnsanlığın iyiye ve güzele doğru gitmesi, dünyanın insana yakışır cennet gibi bir yer olması için tüm insanların belli bir seviyeye ve belli bir ahlaki olgunluğa ulaşması gereklidir yani bütünün tüm parçalarının iyi olması gerekir. Parçalardan birinin eksik veya hatalı olması tümünün eksik ve hatalı olmasına sebep olacaktır.

Unutmayalım ki şu anki insanlığın hâli tüm insanların eylemlerinin toplamının yansımasıdır. Bireysel olarak ne yaparsak yapalım tüm insanlık belli bir seviyeye ve bilince ulaşmadan bu dünyanın beklenen ve arzu edilen insanlık idealine ulaşması mümkün olmayacaktır. Yaptığımız her eylemde bu bilinçle hareket etmemiz ve bütünün faydasını gözeterek hareket etmemiz gerekir.

Kurtuluş tek başına mümkün değildir. “Ya hep beraber ya da hiçbirimiz…”

 

Rıza MALLI